Vegan Sosis

Tarif videosu burada: http://vimeo.com/33344663
Afiyet olsun!

Vegan anneliğe hazırlananlar için bir kitap önerisi:

Veganizm/Vegan Yaşam ne demektir?
Veganizm hayvanların yiyecek, giyinmek ve/veya başka amaçlar için kullanılmasından mümkün olabildiği oranda kaçınmaktır.
Veganizmin en temel prensibi hayvanların bizim kullanımımız ve sömürümüz için var olmadıkları düşüncesidir. Onlara zarar vermemektir ve onları herhangi bir amaç için kullanmamaktır.

İnsanlar Neden Vegan Olmayı Seçer?
Vegan yaşam, insanlara bir çok konuda hitap eder ve aslında bir çok insanın zaten sahip olduğu ortak değerlerle uyumludur:

Mesela;

• hayvansever olmak, hayvanlara karşı iyi kalpli ve müşfik olmak
• onların bize yiyecek sağlamak adına acı çekmelerine razı olmamak
• öldürmenin yanlış olduğu inancı
• çevre için üzerimize düşeni yapmak

http://www.guidetoveganliving.org.uk/what-is-vegan-living/

Çilek yaşlanmaya ve kansere karşı savaşır.
Muz enerji verir. Potasyum kaynağıdır.
Kiraz sinir sistemine iyi gelir, yatıştırır.
Üzüm kan yapımını hızlandırır ve damarlara iyi gelir.
Ananas artrit türü hastalıklara iyi gelir.
Yabanmersini kalbi korur.
Şeftali potasyum ve demir kaynağıdır.
Elma bedeni enfeksiyonlara karşı korur.
Kivi kemikleri güçlendirir.
Mango kansere karşı savaşır.
Karpuz kan basıncını dengeler.
Portakal cilde ve gözlere iyi gelir.

Bunlar meyve bolluğunun içinde sadece birkaç örnek. Meyveleri mevsiminde yemeye özen gösterin. Mümkünse kabuklarıyla yiyin. Eğer hoşlanmıyorsanız, soyduğunuz kabukları ve meyvenin yemeyip çöpe attığınız gövdesi, sapı, çekirdekleri her şeyini büyükçe bir cezveye koyup içine çubuk tarçın ya da karanfil ya da vanilya ekleyerek kısacık kaynatın ve mis gibi çay için. Eğer sıcak sevmiyorsanız soğutun içine buz atıp limon dilimleyip için.
Doğanın nimetlerini teşekkür ederek, öpüp severek, her zerresini değerlendirerek tüketin. Ne kadar iyi geldiğini göreceksiniz.

Keçiboynuzlu Soya Shake

İhtiyacımız olanlar organik soya sütü, bir tatlı kaşığı toz keçiboynuzu karıştırmak için kaşık ya da pilli karıştırıcı.

Keçiboynuzu çok faydalı. Kendisini yemeye üşeniyorsanız ya da dişlerinizi rahatsız ediyorsa doğal ürünler satan dükkânlardan öğütülmüş olarak satın alıp keklerde kullanabilirsiniz ya da fotoğrafta gördüğünüz gibi soya sütüyle karıştırarak güzel bir içeceğe dönüştürüp içebilirsiniz.

Vegan çocukların da çok seveceklerine eminim.

Ek:
Yeliz, Vegan Lezzetler blogunda keçiboynuzu tozuyla çok daha farklı bir içecek hazırlamış. Ona da bakın: http://veganlezzetler.blogspot.com/2012/07/keci-boynuzlu-badem-sutu.html?showComment=1343544896124#c6617721582808833622

Veganlık bir diyet değildir. Bir yaşam biçimi de değildir. Veganlık verilmiş bir sözdür. Kendi hayatımın değerini hiçbirinizinkinin üzerinde tutmayacağım ve hiçbirinizi küçümsemeyeceğim diye tüm hayvanlara, insanlara ve yaşayan tüm canlılara verilmiş bir söz. Çünkü onlar var'lar ve çok güzeller.


http://totesvegan.tumblr.com/post/19492806856/vegan-is-not-a-diet-i-dont-even-think-its-a

İşte geçen ay Bodrum/Turgutreisdeki Sünger Pizza'da asla inanmamalarına rağmen sırf beni kırmamak için yaptıkları ve lezzetine doyamadığım vegan pizza.

Hiç kolay olmadı tabi, peynirsiz bir pizzanın nasıl olabileceğini arkadaşlara anlatmak:

"Ama olmaz ki!"

"Olur :)"

"Malzemeler bir arada durmaz"

"Durmasın"

"Kötü bir şey olur"

"Olmaaaz"

"Dökülür hep"

"Dökülsün toplarım"

Aralarında gülüşmeye başladılar ve ben küsüp kapıya doğru yöneldim. Arkamdan koşup gelin deneyelim dediler. Üzüntümün ve küsmemim sebebi pizza yiyemeyecek olmam değildi, denemekten bile imtina etmeleriydi.

Sonunda fotoğrafta gördüğünüz müthiş pizzayı yedim, yerken nasıl mutlu olduğumu gördüler gözleriyle. Vegan beslenme hakkında birkaç küçük temel detay verdim. Ve vegan müşterilerine bu seçeneği sunmalarının onları ne kadar mutlu edeceğini anlattım.
Bu işin sonunda ortada sadece içten gülümseyen gözler vardı.

Neredeyse üç aydır veganım. Bir gün bile ne yiyeceğim konusunda zorluk çekmedim.
Artık kendimi doğayla, bütünle bağlantılı daha saf ve temiz hissediyorum. Artık kendimi dünyayı yok etmeye çalışan bir pislik gibi değil, iyi insan olmaya çalışan, çevresindekilere zarar vermemek için elinden geleni yapan bir dünyalı olarak hissediyorum. Artık kendimi çok daha fazla seviyorum.
Hayvanları severken içim rahat seviyorum, kendimi sahtekar gibi hissetmiyorum. Her daim gözlerim dört açık, balkonu yıkarken suyun arasına kapılmış bir sineği bile hemen farkedip kurtarıyorum, bunu algımın bunca açılmasına borçluyum, yoksa önceden ölmesine izin veriyordum değil, belki sadece görmüyordum farketmiyordum...
Ailemin ve en yakın arkadaşlarımın tepkilerinden korkuyordum, onları kırıp dökmeden bunun nasıl üstesinden gelebileceğimi düşünüyordum ama hiç öyle olmadı. Meğer vejetaryenliğe geçişim esas büyük eşikmiş. Vegan oldum demem büyük bir etki yaratmadı. Sadece soru işaretleri içinde artık neleri 'daha' yemeyeceğimi sordular o kadar.

Karadenizli anneannemin evinde fasulye diblesi iç yağı/tereyağı vs ile değil ben varken zeytinyağıyla kavruluyor biliyor musunuz? 80 yıllık geleneği bozuldu kadının torunu da yesin diye öyle yapıyor :) Kuzenler çoluk çocuk yedikçe ne hafif ne güzel olmuş derken anneannem bıyık altından gülümseyerek dudağını büzüyor görüyorum ama o da arada benim için öyle yiyor işte şikayet etmiyor. Kimse kabul etmese de, hatta bana gıcık olanlar sürekli sorularıyla üstüme gelmeye çalışsalar da herkes evinde dört duvarı içinde bir silkelenip düşünüyor. Buna eminim. Çevremdeki insanların çok büyük bir çoğunluğunun artık bebek hayvan yemediğini hissediyorum. Acı gerçeklerle yüzleşmek rahatsız ediyor ama içlerinde biraz olsun merhamet varsa yalnız kaldıklarında düşünüp anlıyorlar.

Her şey yolunda gidiyor, mutluyum, huzurluyum, yaşıyorum ve çok sağlıklıyım...

Enerji Topları

Malzemeler
1 gece alkali suda beklemiş çiğ bademler
Hurma
Organik kakao tozu

Süslemek için;
Hindistan cevizi tozu
Tarçın
Şam fıstığı tozu

Yapılışı:
Bir gece suda bekletilmiş çiğ bademleri rondodan geçirin. Üzerine dilediğiniz kadar hurma ve kakao tozunu da ekleyerek kıvamlı bir hale gelene kadar karıştırmaya devam edin. Karışımı elinizde şekillendirerek dilediğiniz boyutta toplar yapın.

İsterseniz hindistan cevizi tozu, tarçın ya da şam fıstığı tozuna bulayarak, isterseniz yassı şekil verip üzerini yemişlerle süsleyerek servis edebilirsiniz.

 

Fotoğraf ve tarif için Eylem Öztürk'e teşekkürler

To be a Feminist is to be a Vegan - Feminist olmak Vegan Olmaktır

Vegan Annelerle Söyleşi

Açılış yazımda sözünü ettiğim Facebook grubumuz Vegan Bebek'ten Ayça Konuralp ve Ekin Manvell anneler günü nedeniyle Bianet'e röportaj vermişlerdi.

Söyleşiyi gerçekleştiren Aykut Atasay'ın giriş cümlelerini aşağıya ekliyorum, lütfen devamını bağlantıya tıklayarak okuyunuz.

Ayça Konuralp ve Ekin Manvell de Ev'deki harmoniyi yakalamaya çalışanlardan. İkisi de vegan anne ve bebeklerini vegan büyütüyorlar. "Anne" deyince akıllarına sadece insan anneler değil, kendi çocuklarıyla derin bağlar hisseden tüm diğer dişi canlılar geliyor. İnsan olmayan hayvanların, insanların zevki, çıkarı için gıda, giyim, eğlence, tıp alanlarında kullanılmalarına, öldürülmelerine karşılar ve çocuklarını da bu duyarlılıkla yetiştiriyorlar. Facebook'ta "Vegan Bebek" grubu üzerinden diğer vegan anneler ve vegan bireylerle deneyimlerini paylaşıyorlar. 

vegan diet

Vegan beslenmenin açıklaması çok basit:
Yediğin içtiğin herhangi bir şey herhangi bir hayvandan yararlanarak mı yapılmış?
Evet ise yeme, hayır ise ye (:

Çiğ Enginar Salatası

Malzemeler

3 adet enginar
1 limonun suyu
1 su bardağı ceviz
1/4 demet maydanoz
1-2 diş sarımsak veya sarımsak tozu
Himalaya tuzu
Sızma zeytinyağı

Yapılışı

Enginar, ceviz, maydanoz sırayla rondoda kıyılır ve cam bir kaba aktarılır. Üzerine ezilmiş sarımsak, limon suyu, tuz ve zeytinyağı eklenir, karıştırılır. İsteğe göre kırmızı pul biber ya da başka baharatlar eklenebilir.



Fotoğraf ve tarif için Yeliz Gökçen'e teşekkürler.

Başlarken...

5 yıl önce bir gün aniden kafama bir şey 'dank!' etti. Hayvanları, 'yediklerim' ve 'sevip okşadıklarım' olarak yaptığım ayırımdan çok rahatsız oldum. O günden sonra hayvan yemek benim için söz konusu bile olamazdı.

Aradan geçen zamanda ne kadar doğru bir karar verdiğimi anladım. Hassasiyetim her geçen gün arttı. Kendimi, alışkanlıklarımı, bana ezberletilenleri sorguladım. Alternatif beslenme biçimlerini ve bedenin gerçek ihtiyaçlarını araştırmaya başladım. Nükhet Everi ve onun harika bloğu ile karşılaştım. Sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmenin hayvanları ve/veya onları istismar edilerek üretilen şeyleri yemekle yakından uzaktan bir bağı olmadığını biliyorum artık.

Bundan 1,5 ay kadar önce Nükhet hanım'ın sayfasında sık sık adını duyduğum, harika vegan tariflerini takip ettiğim Tarkan'ın dükkanına uğramaya başladım. Sorularıma sabırla ve sevgiyle verdiği cevaplar bana güç verdi. Zannettiğim kadar zor olmayacağını anladım. Neden bilmiyorum ama yalnız olmadığım hissi beni çok cesaretlendirdi ve birkaç gün içinde vegan yaşantım başladı.

Hemen sonrasında Tarkan beni Facebook'da konuyla ilgili bir gruba ekledi. Grup veganlar, vegan olmak isteyenler, vegan bebek ve çocuk yetiştirenler ve hatta yetiştirmeyi planlayan anne babalar için kurulmuş. Orada o kadar faydalı bilgiler öğrenmeye başladım ve öyle güzel insanlarla tanıştım ki, internet üzerinde bu konuda daha çok şey yazılıp çizilmesinin şart olduğunu farkettim. Konuyla ilgilenen, kafasında soruları olan insanlar için daha fazla kaynak olmalıydı. İşte bu blog tam da bu amaçla kuruldu.

Grup arkadaşlarım bu fikrimi çok desteklediler. Çoğu çocuk yetiştirdiği için düzenli ve bol zamana sahip değil. Bu nedenle beni bu yola tek başıma çıkmam için yüreklendirdiler. Vakit buldukça onların yazılarını, çevirilerini, tariflerini de burada yayınlayacağım ve bu blog inanıyorum ki zaman içinde çok güzel bir kaynak olacak. 

Vegan hamilelik, vegan annelik, vegan çocuk yetiştirmek, sağlıklı beslenme, vegan tarifler, veganizm felsefesi bu bloğun konuları olacaktır. Derdim ve derdimiz bildiklerimizi paylaşmak, deneyimlerimizi aktarmak olacaktır ve bu hiç bir zaman incitici ve saldırgan bir tavırla olmayacaktır. Yazılara yapılan yorumların da aynı hassasiyetle oluşturulmsını, sorusu olanların cümlelerini kurarken hassasiyetlerimizi düşünerek 2 kere düşünüp sonra yazmalarını peşinen rica ediyorum.